top of page

MOTOR SPORLARININ İNCİSİ: FORMULA 1’İN SPOR HUKUKU BAĞLAMINDA İNCELENMESİ

  İnsanın diğer canlılardan ayrılmasının temel sebebi içinde taşıdığı kollektif bilinç ve komün dürtüsüyle hareket edebilme kabiliyetidir. Bu sebepledir ki insan dünya üzerinde var olduğu andan itibaren ekosistemdeki diğer canlılardan ayrılarak önemli bir gelişme kaydetmiş ve gelişmiş medeniyetler kurabilmiştir. Bireyselliğin hazmedici dünyası toplumsal dürtüler ile harmanlandığı zaman insanlık dünya üzerinde pek çok yeni buluşa imza atmış her geçen gün kendi yaşam standartlarını yükseltmiştir. Bu tür teknolojik gelişmelerin yanı sıra insanlık kendi içinde kültürel devrimlere de ev sahipliği yapmış toplumsal bilinci arttıracak pek çok toplumsal kült inşa etmiştir.

 

 İnsanın doğaya uyum sağlayabilmesinin en büyük nedenlerinden biri olan sportif yaşam medeniyetlerin gelişmesi ile toplumsal boyut kazanarak insanlık tarihinin önemli olaylarına şahitlik edebilmiştir. Sporun tarihini ele alacak olursak pek çok medeniyetten örnek vermek mümkündür lakin sporun toplumsal bir kültten spor yarışmalarına dönüşümü Antik Yunan toplumlarında Olimpiyatlar ile başlamaktadır. Eski Yunan’da kültür ağırlığı olan bu yarışmalarda daha sonra MÖ. 498 yılından itibaren spor yarışmaları ağırlık kazanmaya başlamıştır.

 

  Yine aynı tarihi dönemlerde motor sporlarının en ilkel hali olan at yarışlarından da söz etmek mümkündür. Eski Yunan’da iki ya da üç atla ve Roma’da dört atla çekilen arabalarla yapılan yarışlar için devâsa binâlar inşâ yapılması gerekmiş, Grekçe hippos “at” ve dromos “yarış, meydan” sözcüklerinden türeyen “hipodrom” kavramı böylece ortaya çıkmıştır. Sporun evrensel bir dil haline gelerek kendi içerisinde rekabetçi bir ortam oluşturması da ‘’Spor Hukuku’’ kavramının oluşmasına sebebiyet vermiş tarihsel süreç içerisinde Spor Hukuku ’da spor müsabakalarının gelişimiyle birlikte literatürünü büyütmüş ve günümüze gelmiştir.

 

 

Spor Hukuku Nedir?

   

Bu bağlamda spor hukukunun ne olduğu sorusu üzerinde durmak konunun bütüncüllüğünün korunması açısından ehemmiyet göstermektedir. Spor hukuku, sporcuların, kulüplerin, takım sahibi şirketlerin, ulusal ve uluslararası federasyonların, Uluslararası Olimpiyat Komitesi’nin devletin ilgili kurumlarının birbirleriyle yaptığı sportif eylemlere dair ilişkileri düzenleyen bir hukuk dalıdır. Bu hukuk dalı hem özel hukuk hem kamu hukukundan öğeler taşır. Aynı zamanda iş hukuku, rekabet hukuku gibi diğer hukuk dallarıyla da etkileşim içindedir.

 

  Tanımdan da anlaşılacağı üzere sporun evrensel boyutu hukuki anlamda ön plana çıkarılmaktadır. Aynı zamanda Spor Hukuku’nun birincil kaynaklarını yaratan teşkilatların en önemlilerini oluşturan uluslararası federasyonların belirli (spesifik) amaçları vardır ve bunlara ulaşmak, bunları gerçekleştirmek için faaliyetlerinde yol gösterici rol oynayan temel prensipleri mevcuttur. Bu anlayış üzerinden yola çıkarak spor hukukunun temel ilkelerinden biri olan Lex Sportiva kavramını incelemek ve gelişen iletişim çağında sporun evrenselliğinin hukuka yansımasını derinlemesine incelemek doğru bir yaklaşım olacaktır.

 

Lex Sportiva İlkesi Kapsamında Spor Hukuku

  

Spor Hukukunun tanımında da bahsedildiği üzere alanın en temel kaynaklarından birisi de sporlara özgü oluşturulan federasyonlardır. Olimpiyat Komiteleri, UEFA, FIFA, FIBA gibi pek çok kuruluşun örnek verilebileceği bu temel kaynak profesyonel ve amatör olmak üzere sporun her iki dalında da karşımıza çıkmaktadır. Devletlerin kendi ulusal mücadelelerinden ayrı olarak uluslararası turnuvalarda da boy göstermesi, sportif oluşumların kendi içindeki gelişimi ve spor müsabakalarına artan ilgi sebebiyle bu sektörün maddi anlamda devasa boyutlara ulaşması ve kurallar bütününün devletlerin yetki alanından çıkarılarak bu federasyonlara teslim edilmesi ve federasyonların içerisindeki bağımsız yapı spor hukukunu devletler üstü bir konuma getirmektedir .Bu bağlamda lex sportiva, küreselleşen dünya düzeninde yeni ve güçlü bir ekonomik aktör olan sporun, kendi yönetimini tesis etmiş bulunan organlarca uygulanan hukuk olarak tanımlanabilir.

 

 

Formula 1 Nedir?

   

Tarihsel süreci Antik Yunan’daki hipodrom yarışlarına dayandırılabilecek olan beygir gücü temelli yarışlar sanayi devrimi ve buharlı motorlar ile başlayan otomobillerin devrimsel gelişimi ile birlikte oldukça komplike ve teknoloji harikası olan yenilikçi bir çağa evrilmiş bu gelişim sürecinin son noktası olarak da hızın, rekabetin ve mücadelenin temsili olan Formula 1 yarışları olarak karşımıza çıkmıştır. Formula 1’de tek kişilik, açık tekerlekli arabalarla yapılan bu yarışlar, hız, teknik beceri ve stratejik zekânın mükemmel bir şekilde harmanlanmasına sahne oluyor. Formula 1 yarışları dünyanın en ikonik pistlerinde, en gelişmiş teknolojinin kullanıldığı araçlarla yapılıyor. Yıl boyunca dünyanın dört bir yanında düzenlenen yarışların sonunda puanlamaya göre derece alan pilotlar ve takımlar ödüllendiriliyor.

 

Tarihsel sürecinin dayanağını 20 Haziran 1904’te kurulan ve spor hukukunun temel yapı taşlarından biri olan federasyonlara çok iyi bir örnek olan Uluslararası Otomobil Federasyonu FIA’ya dayandıran Formula 1 yarışları 1920’den itibaren düzenleniyor olsa da yarışların uluslararası üne kavuşması ve sistematik kurallar bütünü olarak ele alınmaya başlaması 1950’lerde başlamıştır. Juan Manuel Fangio’nun 50’leri domine etmesi ve uluslararası bir figür haline gelmesi spora olan ilgiyi arttırırken yarışların güvenlik önlemleri bakımından sınıfta kalması toplumun pek çok kesiminde spora karşı olumsuz bir hava yaratmaktaydı. Spor üzerine koyduğu onlu yıllarla birlikte çeşitli yeniliklere ev sahipliği yapmış; 1960’lar ölüm ve kazaların, 1970’ler aerodinamiğin, 1980’ler turbo motorların, 90 ve 2000 kuşağı motor sporlarının ikonik üreticisi Ferrari ve belki de gelmiş geçmiş en iyi sürücü olan Michael Schumacher’in sahne aldığı yıllar olmuştur. Michael Schumacher’den önce Ayrton Senna, Alain Prost gibi pek çok önemli pilot Formula 1’de ikonik hale gelse de Schumacher durmak bilmeyen kararlılığı, yenilikçi sürüş teknikleri ve rakipsiz iş ahlakı, Formula 1 pilotu olmanın ne anlama geldiğine dair standartları belirlemiştir.

 

  Schumacher motor sporlarında pilotların güvenliği, teknik uzmanlık ve yenilikçi anlayış, takım çalışmasının önemi ve pilotlardaki liderlik gelişimi olmak üzere pek çok konuda Formula 1’de etkisini halen sürdüren alanlara öncülük yapmıştır. 2010’lu dönemlerden günümüze kadar gelen süreçte regülasyonlar kapsamında da inceleyeceğimiz ve Formula 1’deki rekabet hukukunun tetikleyicilerinden Mercedes dominasyonu yaşanmış; yapılan reklam çalışmaları, pek çok ülkeyi içerisine alan yarış takvimi ve yarışların maddi getirisi ile Formula 1 motor sporlarının şahı haline gelmiştir.

 

Formula ve FIA

  

Uluslararası Otomobil Federasyonu (Fédération Internationale de l’Automobile) 20 Haziran 1904’te kurulan otomobil yarışma ve rekorlarını teşvik etme ve düzenleme amaçlı yönetmelikleri hazırlamak ve uygulatmak, Uluslararası Şampiyonalar düzenlemek için oluşturulmuş yetkili tek uluslararası spor kurumudur.

 

Yıllar geçtikçe FIA, çok yönlü bir odağa sahip küresel bir kuruluşa dönüştü. Beş kıtadaki 147 ülkeden 243 Üye Kuruluşu bir araya getiren Federasyon, dünya motor sporlarının yönetim organı ve dünyanın önde gelen Hareketlilik Kuruluşlarının federasyonudur. Hareketlilik alanında FIA, tüm küresel yol kullanıcıları için güvenli, sürdürülebilir, uygun fiyatlı ve erişilebilir hareketlilik sağlamak için çabalıyor ve küresel savunuculuk girişimlerinde aktif olarak yer alıyor.

 

Motor sporlarında FIA, dünya çapında düzenlenen etkinliklerin adil, iyi düzenlenmiş ve her şeyden önce güvenli standartlara uygun olduğunu garanti eder. FIA aynı zamanda yarışların düzenlenmesinin yanı sıra yarışlara katılacak takımlara ve sponsorlara lisans vererek markaların korunması açısından patent hukuku ile de içli dışlı bir yapıda bulunmaktadır. FIA kendi içerisinde alt organlar barındırıyor olup bunlar: Genel Kurul, Dünya Konseyleri, Senato, Yönetim Kurulu ve Yargı organı olan ICA yer almaktadır. ICA, Ulusal Sporcular Birliği tarafından önüne getirilen anlaşmazlıkları çözen uluslararası motor sporları için nihai temyiz mahkemesidir. FIA kendi oluşumuna ait temyiz mahkemesi bulundurmasıyla diğer spor federasyonları arasında özel bir yerde bulunmaktadır.

 

FIA Kapsamında Formula 1 Ceza Hukuku

       

İçerisinde pek çok bilinmezi barındıran hem pist içi hem pist dışı pek çok bilmece barındıran Formula yarışları araç gelişimi, maddi kısıtlamalar, yarış kazaları, parça kullanımı gibi pek çok spesifik konuda detaylı hüküm ve yaptırımlar içermektedir.    Drive-through, stop-go, zaman cezaları, yarışa pit yolu üzerinden başlama cezası, sıralama cezaları, diskalifiye cezaları, sürücülerin lisanslarına uygulanan ve sürücülerin yanlış uygulamaları sonucunda belirli yarışlardan diskalifiye olmalarını sağlayan lisans cezaları geniş ceza havuzunun en önemli cezalarından birkaçı olarak sayılabilir.

 

FIA komiserleri özellikle yarış içi kazalarda bireysel hatalar ve yarış kazası ayrımı konusunda ciddi eleştirilerle karşı karşıya kalmaktadır. Bu konuya verilebilecek en güzel örneklerden biri 2024 sezonunun son yarışı olan Bakü Grand Prix’inde Ferrari pilotu Sainz ve RedBull pilotu Perez’in yarışın son turlarında yapmış olduğu kazadır. FIA komiserleri pilotların yarış içi kazalarını değerlendirirken beklenilmesi gereken hamle ve sürücü kusurlarının oranı üzerinden bir değerlendirme yapmaktadır. İlgili kaza incelendiğinde sürücülerin pist üstündeki rekabeti sürerken Sainz’in yarış çizgisini değiştirme girişiminin Perez tarafında karşılık bulmaması sonucu ikilinin araçlarının birbiriyle çarpışıp yarış dışı kaldığı görülmektedir. FIA’nın bu tür kazalarda yapmış olduğu soruşturma adımları ise şu şekildedir:

Soruşturmaya dahil olan tarafları ve kusuru tespit edilen pilotun bilgilendirilmesi,

Suçlamaya tabii tarafların savunma dilekçelerinin yazılı olarak alınması

Komiserlerin kendi arasında oy birliğine varıp kararın yazılı şekilde bildirilmesi

İhlalin saptanması durumunda ilgili sürücüye FIA kural kitapçığında kararda bildirilen madde üzerinden yaptırım uygulanması

Kararın tüm ayrıntılarının kamuoyuna duyurulması.

 

    FIA bu kuralların uygulanması ve Formula ekosisteminin düzgün işleyebilmesi açısından her yarış için yarış komiserleri atamaktadır. Her yarış haftasında yarış içi olayları değerlendirmek için dört yarış komiseri yarış zamanında etkinliğin yönetilmesi, teknik düzenlemelerde ihlallerin tespit edilmesi, harcama barajındaki değişikliklerin tespiti gibi konularda bağımsız çalışmalar yürütmektedirler. Bağımsız çalışmaların raporlanması ve FIA’ya bildirilmesi sonucunda FIA tarafından verilen kararlar nihai niteliktedir.

 

FIA’nın Regülasyon Hukukundaki Yeri, Regülasyonlar Neden Önemli?

     

Formula 1 tarihinde araçların pist üzerindeki rekabetinden ayrı bir rekabet daha bulunmaktadır. Pilot şampiyonasının yanı sıra üreticiler şampiyonasının önemi motor üreticilerinin rekabetini de tarihsel süreçte önemli bir boyuta taşımıştır. FIA bu yüzden getirmiş olduğu kural değişikliklerini araçların tasarımlarından öte motor yapıları üzerinden ele alıp dört veya altı yıl aralıklarla araçlar için yeni motor devirleri başlatmaktadır. Regülasyonların bir diğer boyutu da takımların harcama limitleri üzerinde kendisini göstermektedir. Uluslararası çapta büyük markaların yarıştığı Formula ekosistemi büyük balıkların küçük balıkları yemesine izin veren bir sistem olmuş olsaydı bu büyük organizasyonun rekabetinin bitmesine ve uluslararası çapta büyük izleyici kaybına yol açılmasına sebebiyet vereceğinden FIA takımların mühendislerine verdikleri maaşlardan, araç içinde kullanılan cıvataya kadar tüm gider kalemlerini takımların ekonomik güçlerine orantılı bir şekilde sınırlandırmaktadır. Bu özelliğiyle FIA devletlerin regülasyon hukuku bağlamında yüklendiği görevi Formula ekosistemi içerisinde yüklenmektedir.

 

Regülasyonların önemine ilişkin verilecek en güzel örneklerden biri 2014-2020 yılları arasında üst üste 7 kere üreticiler şampiyonu olan Mercedes’tir. Hibrit motor çağı regülasyonlarının 2014 yılı ile yürürlüğe girmesinden itibaren yeni kural sistemini çok iyi anlayan Mercedes ekibi 7 yılda %74’lük bir galibiyet yüzdesi yakalayarak spordaki rekabete ciddi ölçüde zarar verdi. Bu doğrultu da FIA yeni regülasyonlar ile Mercedes’in yarışmadaki gücünü dengeleyerek 2020 sonrası yeni şampiyonların ortaya çıkmasına öncülük etti.

 

 

Mühendislik Harikasının Altında Yatan Hukuki Etki: Gri Alanın Önemi 

      

FIA Regülasyonları ve rekabetin korunmasını öneminden bahsettikten sonra Formula takımlarının mühendis ekipleriyle birlikte ortak çalışma yürüten hukuk departmanlarının araç geliştirmedeki katkısından bahsedecek olursak karşımıza çıkacak ilk olgu ‘’Gri Alan’’ olmaktadır. Regülasyonların ve araç geliştirme aşamasında takımlar arasındaki dengenin sağlanması için FIA tarafından paylaşılan kural kitapçığı takımları aynı tip araçlar yapmaya zorunlu kılıyor gibi gözükse de kurallar arasındaki hüküm içi boşluklar, emredici hukuk kurallarının yanı sıra yoruma açık pek çok ifadenin bulunması ve mühendislerin farklı bakış açılarıyla kurallar etrafından dolaşmanın mümkün kılınması sebebiyle takımların hukuk departmanları için kural kitapçıkları keşfedilmemiş hazine niteliği taşımaktadır.

 

Gri alan ve hüküm içi boşluktan faydalanarak kuralların yorumlanabilmesine verilecek en güzel örnek Brawn GP takımının 2009 Formula 1 Sezonundaki efsanevi çift katmanlı difüzör uygulaması ile masalsı bir şampiyonluk yaşamasıdır.  Şu anki Formula 1 Motor Sporları Yöneticisi Ross Brawn ve Nick Fry, o dönemde takımı kurtarmak için bir adım attılar ve 2009 aracında Mercedes motoru kullanmak için anlaşma imzaladılar. Ancak 2008’in ardından, FIA’nın yere basma gücünü azaltmaya yönelik girişimlerine rağmen, kurallardaki bir boşluğu değerlendirerek “çift katmanlı difüzör” sistemini tasarlayan Ross Brawn’ın ekibi, sezona rüya gibi başladı.

 

2009’da getirilen kurallar, difüzörün maksimum 1000 mm genişliğinde, 175 mm yüksekliğinde ve 350 mm uzunluğunda olmasını gerektiriyordu. Teknik kuralların 3.12.7 maddesinde, “Araç altından görülen ve arka tekerlek merkez çizgisi ile onun 350 mm arkasında yer alan hiçbir karoser parçası, referans plakasının 175 mm üzerinde olamaz. Bu alandaki yüzeylerin yanlamasına veya uzunlamasına dikey düzlemle kesişmesi, arabanın altından görülebilen bir sürekli çizgi oluşturmalıdır.” deniyordu.

 

İlgili maddede bırakılan gri alan Brawn GP mühendisleri tarafından fark edilerek difüzör sisteminde kapak çıkışlarında kullanılan karoser parçaları plakanın altına yerleştirilerek adeta bir kanunu dolanma örneği gösterilmiştir. Brawn GP’nin bu dahiyane çözümü Formula 1 regülasyon hukukunun aslında ne kadar özel olduğunu da göstermektedir.

 

Formula 1 ve Lojistik

    Son olarak yarışların düzenlenmesinde önemli bir rol oynayan teknik ekipmanların taşınması konusunu FIA ve Formula 1 takımları kapsamında yapılan sözleşmeler, devletler arası lojistiğin boyutu ele alacak olursak konuyu anlaşılır kılabilmek için takım merkezleri, yarış pistleri, yarış takvimi ve yarış alanında takımların bulundurması gereken ekipmanlardan bahsetmemiz gerekmektedir.

 

  Taşıma hukuku en genel anlamıyla, lojistik hukuku olarak da bilinir. Hukuk dalının niteliğini ulaşım araçlarının kullanılması sonucunda ortaya çıkan taşıma şekli, ulaşım aracının türü, taşınan yükün niteliği, ortaya çıkan zararın türü gibi kriterler belirler. Bu hukuk dalı uluslararası hukuk sigorta hukuku, borçlar hukuku, devletler hukuku, ticaret hukuku gibi birbirinden farklı pek çok hukuk dalı ile ilişkilidir.  Ayrıca konunun idari boyutu olduğu için idari hukuk da direkt olarak taşıma ve lojistik hukuku ile bağlantılıdır. On takımın mücadele ettiği Formula 1’de takımlar araçlarını teste tabii tutmak ve genel projelerini yürütmek için İngiltere, Almanya, İtalya ve İsviçre gibi ülkelerde fabrikalar bulundurmaktadırlar. Konunun daha iyi anlaşılması açısından Ferrari örneği üzerinden lojistik hukuku incelenecek olursa bilmemiz gereken ilk şey takımların yarışlarda lojistik desteği FIA’ nın devletler ile yapmış olduğu andlaşmalar ve resmi tedarikçi olan DHL şirketi üzerinden yapmış olduğudur.

 

  FIA takımlara bireysel değil toplu hizmet verir ve ekipmanların taşınmasında bir sorun olmaması için yarışların düzenleneceği pistlerin bulunduğu ülkelere on sekiz ay öncesinden lojistik planlaması raporunu bildirir. Takımlar Avrupa ve Uzak Ülke yarışları olmak üzere iki ayrı lojistik planı yaparlar ve Avrupa yarışlarında taşıma tırlar ile gerçekleştirilirken uzak ülke yarışları hava yolu taşımacılığı ile gerçekleştirilmektedir. Uzak yarışlar için lojistik hizmeti Formula 1 Yönetimi (FOM) aracılığıyla DHL tarafından veriliyor.

 

Takımlara ayrı ayrı hizmet değil, toplu hizmet veriliyor. Londra ve Münih’te toplanan kargolar, yarışın yapıldığı yere ulaştırılıyor. Uzak yarışların ardından malzemelerin eve dönüp tekrar bir sonraki yarışa taşınması için yeterli zaman olmadığı için, tüm malzemeler bir yarıştan diğerine taşınıyor. Bu açıdan bakıldığında birden çok fazla yarışa göre yedek parça taşınması gerekiyor. Ek olarak tüm takımların, tüm malzemelerini zamanında toplama merkezine ulaştırması gerekiyor. Formula 1’de lojistiğin boyutu sadece yarış ekipmanları ile sınırlı kalmayıp televizyon şovları, padokta izleyicilere verilen hizmetleri de kendi alanı içerisine dahil ederek FIA’ nın hem tüzel hem de gerçek kişiler ile anlaşma yapabilme yetkisinin önemli bir yansıması olup Lex Sportiva olgusuna çok önemli bir örnek niteliği taşımaktadır.

 

Genel Değerlendirme

 

Spor ve spor hukuku insanlığın kültürel gelişimi ile paralel bir gelişme göstermiş olup spor müsabakalarının uluslararası çapta yaygınlaşması ve devletler arası iletişimin gelişen teknoloji ile artması spor hukukunun federasyonlar aracılığı ile devletler üstü bir mekanizmaya evrilmesini sağlamıştır. Bu bağlamda incelenen Formula 1 ve Formula 1’in yapısını oluşturan FIA motor sporları başta olmak üzere uluslararası spor müsabakaları için içerisinde barındırdığı sistematik yapı ve organizasyona getirdiği yenilikler ile diğer spor müsabakalarına örnek teşkil edici niteliktedir. İçerisinde rekabet hukuku, sözleşmeler hukuku, ceza hukuku, regülasyon hukuku, ticaret hukuku gibi pek çok uluslararası hukuk dalını barındıran Formula 1 ekosistemi günden güne gelişmeye devam etmektedir.

 

Muhammet Efe YILMAZTÜRK

Comments


bottom of page